Galatasaray hezimetinin ardından Trabzonspor maçı Fenerbahçe için tek çıkış yoluydu… Ya kazanıp puan farkını 3’e düşürecek ve şampiyonluk umutlarını sürdürecekti ya da lige havlu atacaktı… Jose Mourinho’nun 7 rotasyonlu kadrosu ve 4’lü savunmaya dönmesi, ilk yarı boyunca alışılmış düzenin dışına çıkarak oyunun istenilen seviyede olmamasını sağladı. Trabzonspor özellikle sağ kanattan Zubkov ile geniş alanlar yakalayıp pozisyonlar buldu. Gol de uzatmalarda aynı kanattan gelişen atakta aylar sonra ilk 11’de oynayan Draguş’tan geldi.. İşte bu bölüm Fenerbahçe için kâbus oldu.. Tribünler “İstifa” diye bağırmaya başladı.. O kadar inceydi kopacak ip yani! Oysa bir 45 dakika daha vardı.. İkinci yarı Portekizli teknik adam, normal ayarlarına döndü ve kulübesindeki kadro zenginliğini devreye sokarak Talisca’ya formayı verip, tekrar savunmayı 3’lüye çevirdi. Geldiği günden beri “Bu kadar para verilir mi, Fenerbahçe’ye ne kattı ki” diye sallanan Brezilyalı futbolcu, hem hocasını hem yönetimi hem de takım arkadaşlarını adeta ipten alarak maçın kaderini tayin etti.. Biten umutları yeşertti.. Yetenekleri büyük ama fiziki gücü yoktu Talisca’nın.. Akan oyunda attığı iki gol muhteşemdi.. Penaltı atışı ve vurduğu köşe harikaydı.. İşte bu nedenle bu paraları alıyor.. Trabzonspor’a gelirsek F.Bahçe’ye yetecek 45 dakika gücü vardı.. Hepsi bu… Özetle Galatasaray maçının yaralarını sardı ve rakibine mesaj verdi. Artık şampiyonluk yarışı başka bir boyuta geçti..