Yemeklerinize lezzet katarken sağlığınızı hiçe sayıyor olduğunuzu hiç düşündünüz mü? Neredeyse her mutfakta bulunan bu ve yemeklere lezzet katması için konulan bu gıda vücut sağlığını bozuyor. Kalp hastalıkları, şeker, kanser gibi ciddi hastalıklara zemin hazırlıyor ve Parkinson, obezite ve Alzheimer gibi sağlık sorunlarına davetiye çıkarıyor. İşte dünyanın en sağlıksız gıdası.
Çorba, ana yemek, ve özellikle pilavların içine lezzet vermesi için konulan bazı gıdaların vücut sağlığını ciddiaanlamda tehdit ettiği ortaya çıktı.Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), dünya genelinde yaklaşık 5 milyar kişinin bu besin nedeniyle risk altında olduğunu söylüyor. Bu besinlerin kalp hastalıkları, şeker, kanser gibi ciddi hastalıklara neden olabileceğinin altını çiziliyor.Bulyon (veya bulyon küpleri), özellikle pratiklikleri nedeniyle yaygın olarak kullanılan hazır çorbaların temel bileşenlerindendir.Ancak, bulyonların bazı potansiyel zararları şunlar olabilir:Yüksek Tuz İçeriği: Birçok bulyon türü yüksek miktarda tuz içerir. Fazla tuz tüketimi, hipertansiyon (yüksek tansiyon) riskini artırabilir ve kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yapabilir.Yüksek Katkı Maddesi İçeriği: Bazı bulyon çeşitleri, koruyucu madde ve yapay tatlandırıcılar gibi katkı maddeleri içerebilir. Bu maddelerin bazı insanlar için sindirim sorunlarına yol açabileceği veya alerjik reaksiyonlara neden olabileceği bilinmektedir.Yetersiz Besin Değeri: Bulyonlar genellikle besleyici değeri düşük olan işlenmiş gıdalardır. İçerdikleri vitamin ve mineraller doğal kaynaklardan elde edilenlerden daha az olabilir.Lezzet Artırıcılar ve Sentetik Aromalar: Bazı bulyonlar, lezzet artırıcılar ve sentetik aromalar içerir. Bu tür bileşenler uzun vadede sağlık üzerinde olumsuz etkiler yapabilir.Sodyum Glutamat (MSG) İçeriği: Bazı bulyon türleri, özellikle Asya mutfağı kökenli olanlar, sodyum glutamat (MSG) içerebilir. MSG, bazı insanlarda baş ağrısı, bulantı veya diğer semptomlara neden olabilen bir bileşiktir.Bu nedenlerden dolayı, düzenli olarak bulyon tüketmek sağlık açısından risk oluşturabilir. Sağlıklı bir beslenme için mümkünse doğal ve az işlenmiş gıdalara yönelmek daha faydalı olabilir.Pirinç pilavına, çorbalara ve birçok yemeğe katılan bulyonun, vücuda bıraktığı hasar göz ardı edilemeyecek kadar ciddi.Bulyonlarda Mono sodyum glutamat (MSG) isimli zararlı madde bulunuyor. Çin tuzu olarak adlandırılan bu madde uzmanlar tarafından tehlikeli olarak nitelendiriliyor.Birçok hastalığa yol açarak vücudu mahveden ürünün zararları ise gerçekten inanılmaz. Bulyonun içerdiği kimyasallardan dolayı, vücut ‘Çin Restoranı Sendromu’ adlı toplu bir reaksiyona giriyor ve düzenli olarak yemeklerde tüketildiğinde; anormal kalp atışı, nefes almada güçlük, beyin sisi ve hatta Alzheimer gibi rahatsızlıklara yol açıyor.Bulyonların bu kadar zararlı olmasının nedeni, içeriğinde yer alan Mono sodyum gluatamat (MSG) isimli katkı maddesi.Bulyonların içinde bulunan ve yemeklere et aroması kazandırmak için kullanılan MSG, kişinin merkezi sinir sistemine zarar veriyor. Alzheimer, Parkinson, Epilepsi (sara) ve Huntington hastalıklarının oluşmasına neden oluyor.Öyleyse bugünden sonra sağlığınızı riske atmamak adına et, tavuk ve sebze suyunu evde kendiniz doğal hazırlayabilirsiniz.Et ve tavuk suyu tabletleri başta olmak üzere; renkli yoğurtlarda, dodnurmalarda, cipslerde, krakerlerde, salamlarda, sosislerde, hazır çorbalarda ve hazır köfte harçlarında mono sodyum glutamat (MSG) sıklıkla kullanılıyor.Açılımı mono sodyum gluatamat olan MSG, lezzet arttırıcı etkili kimyasal bir ürün. Çin tuzu olarak bilinen bu ürün fazla tüketildiğinde; Epilepsi (sara), Parkinson, Alzeimer, Huntington, pankreas hasarı, göz retinasında büyüme, yağ birikimi, insülin artışı, obezite gibi sağlık sorunlarına neden olur.MSG tüketimi ayrıca yağ birikimi, doyma mekanizmasında bozukluk, obezite, büyüme hormonu baskılanması, pankreas hasarı, insülinde artış ve buna bağlı olarak diyabet, böbrek ve karaciğerde tahribata kadar yol açmakta.Bu makale sadece genel bilgi verme amacıyla yazılmıştır ve doktor tavsiyesi olarak ele alınmaması gerekir.
GEÇMEYEN ÖKSÜRÜĞÜN DOĞAL ÇÖZÜMÜ Geçmeyen öksürük, rahatsız edici ve günlük yaşamı zorlaştırıcı bir durum olabilir. Ancak, doğal çözümlerle bu sorunu hafifletmek mümkündür. İşte geçmeyen öksürüğe iyi gelebilecek bazı doğal çözümler: 1. Bal ve Limon Karışımı Bal, boğazı yumuşatarak öksürüğü hafifletirken, limon C vitamini içerir ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Nasıl kullanılır?...
Dünyanın en uzun yaşayan insanları üzerinde yapılan araştırmalar, sağlıklı ve uzun bir ömrün sırrının sofralarımızda saklı olabileceğini ortaya koyuyor. Uzmanlara göre, yalnızca haftada iki kez tüketilen bir gıda, yaşam süresini uzatmada kilit rol oynayabilir. The Sun’da yer alan habere göre; Araştırmalar, “Mavi Bölgeler” olarak bilinen ve insanların olağanüstü uzun ömürlere...
10. YANMIŞ YİYECEKLERDEN UZAK DURUN Yanmış yiyecekler, akrilamid gibi kanserojen maddeler içerir. Sık sık tüketmek sağlığı olumsuz etkiler, dikkatli olmakta fayda var. Kanserden korunmak için bu basit ama etkili önlemleri hayatınıza dahil etmek, sağlığınız için büyük fark yaratabilir.
Yeni bir çalışma, çocukların anne karnında ve yaşamın ilk iki yılında şeker miktarını azaltmanın, yetişkinlikte diyabet ve yüksek tansiyona karşı koruyabileceğini ortaya çıkardı. Bilim insanları, yaşamın erken dönemlerinde şeker alımının sınırlandırılmasının, orta yaşlarda tip 2 diyabet oranlarında yüzde 35’lik bir düşüş ve yüksek tansiyonda da yüzde 20’lik bir düşüşle bağlantılı...
Kanser, hücrelerin anormal ve kontrolsüz bir şekilde büyüyerek vücut dokusunu tahrip ettiği hastalıktır. Dünya genelinde kanser en korkutucu sağlık sorunlarının başında geliyor. Araştırmalar hayatta kalma şansı en düşük altı kanser türüne yakalanan kişilerin neredeyse %60’ının bir yıl içinde hayatını kaybettiğini ortaya koyuyor. Kanser, anormal hücrelerin hızla bölünerek büyüdüğü ve başladığı...
İngiltere’de yaşayan üç çocuk annesi Harriet Annabelle Ward, yıllarca süren hafif baş dönmesi ve yorgunluk belirtilerini strese bağladı. Ancak doktorlar, beyninin sol tarafında 10 yıldır sessizce büyüyen 7 cm çapında bir tümör olduğunu keşfettiklerinde, ona sadece bir hafta ömrü kaldığını söylediler. 51 yaşındaki Harriet, teşhisinden iki yıl önce hastanede muayene...