Çin, dünyaya hâkim olma fırsatını elinden kaçırmıştı

Çin, dünyaya hâkim olma fırsatını elinden kaçırmıştı
A+
A-


Avrupalıların coğrafi keşiflere başlamasından önce Çin donanması 1405-1433 yılları arasında Batı‘ya 7 adet denizaşırı seyahat gerçekleştirdi

Çin, Portekiz’in Hindistan yollarını keşfetmesinden çok önce Portekiz’i keşfedebilirdi. Ancak 1436’da açık deniz gemilerinin yapımı yasaklandı. Büyük savaş gemileri kızağa çekilip çürümeye terk edildi

Emperyal ufku olmadığı için Çin, denizaşırı seferlerin önemini kavrayamamış ve dünyaya sırtını dönmüştü


Moğol hâkimiyetinin sona ermesiyle 1368’de Çin’de Ming Hanedanı kuruldu. Ming Hanedanı’nın gücünün diğer ülkelere gösterilmesi amacıyla denizaşırı seyahatlere karar verilince Amiral Zheng He’nin ilk seyahati Temmuz 1405’te duyuruldu. Donanma 27 bin 800 kişiyle kış aylarında yola çıkarak Ekim 1407’de geri döndü. Bu seyahat sırasında Çampa (Champa), Malakka, Java, Tayland, Sumatra, Kalikut/Kozhikode (Hindistan), Sri Lanka limanlarına uğrandı. Zheng He, 1407’nin kış aylarında tekrar yola çıkarak 1409 yazında ikinci seyahatinden geri döndü. Bu seyahat sırasında Çampa, Brunei, Malakka, Java, Tayland, Sumatra, Kutch, Kalikut ve Sri Lanka’ya uğradı.



Zheng He heykeli.

İkinci seyahatinden döndükten bir-iki ay sonra, Ekim 1409’da üçüncüsünün emri çıktı. 27 binden fazla bir mürettebatla Ocak 1410’da yola çıkan Zheng He, Çampa, Malakka, Java, Tayland, Sumatra, Kutch, Kalikut, Sri Lanka ve Maldivler‘e giderek Temmuz 1411’de geri döndü. Biraz dinlendikten sonra Aralık 1412’de dördüncü seferi için imparatordan emir aldı. Kısa bir hazırlıktan sonra 1413’ün kış mevsiminde 28 binden fazla mürettebatla yola çıktı.

Çampa, Malakka, Java, Sumatra, Kelantan (Malezya), Kalikut, Sri Lanka, Hürmüz, Zufar (Umman), Mogadişu, Malindi (Kenya) ve Somali limanlarına uğradıktan sonra Ağustos 1415’te geri döndü.

1417’nin kış ayında başlayan beşinci seyahati Ağustos 1419’da bitti ve Çampa, Malakka, Java, Sumatra, Kalikut, Sri Lanka, Hürmüz, Aden, Sana, Mogadişu, Malindi, Sulu, Brava (Somali) limanlarına uğradı.

ŞEHİRLERİ YAĞMALAMADILAR

Çin, 15. yüzyılda oldukça gelişmiş bir deniz teknolojisine sahipti. 1420’lerde Ming Hanedanı’nın 1350 adet savaş gemisi olduğu kaydedilir. Bu gemilerden 400’ü adeta yüzer bir kale görünümünde geniş ve tahkimata sahipken 250’si ise uzun mesafelere dayanıklıydı. Bu savaş gemilerine ek olarak çok sayıda Japonya, Kore, Güneydoğu Asya ve Afrika ile ticaret yapan tüccar gemileri de vardı.

Zheng He, 1421’in baharında başlayan altıncı seyahatinde Çampa, Tayland, Sumatra, Malakka, Bengal, Kutch, Sri Lanka, Hürmüz, Aden, Sana, Zufar, Mogadişu ve Brava’ya uğradıktan sonra Eylül 1422’de geri döndü. Yong Le döneminin sonunda harcamalara kısıtlama getirilmişti. Bir yıl saltanat süren İmparator Hong Xi, Zheng He’nin seyahatlerini tamamen durdurdu. 1425’te tahta geçen İmparator Xuan De, 1432’de artık 60’lı yaşlarında olan Zheng He’nin son bir deniz seyahatine çıkmasına izin verdi. 27 binden fazla mürettebatla yola çıkan Amiral Zheng He, seyahatini tamamlayamadan 1433’te Kalikut’ta (Hindistan) öldü.



Zheng He’nin seyahatleri.

Zheng He’nin yedi seyahati, Çin’in tarih boyunca diplomasi yoluyla diğer ülkelere üstünlük sağlama kültürünün bir uzantısıydı. Amiralin seyahatleri sonucu Ming Hanedanı, Hint Okyanusu’nda egemen konuma yükseldi. Bu seyahatler sırasında onlarca hükümdarla temas kuruldu.

Kendilerine saygı gösteren mahalli hanedanlara kıymetli hediyeler verilirken, hâkimiyetlerini tanımayanlar ise Ming Hanedanı’na boyun eğmeye zorlandı. Bu seferler sırasında gemiyle getirilen zürafa, leopar, aslan, devekuşu gibi hayvanlar imparatora hediye edildi. Ming Hanedanı’nın hâkimiyetini tanımayan Seylanlı bir hükümdar da Çin’e getirilmişti.

Paul Kennedy, Çinlilerin bu seferler sırasında yağma yapmadıklarını, insanları öldürmediklerini vurguladıktan sonra Portekizliler, Hollandalılar ve Hint Okyanusu’nu istila eden diğer Avrupa devletlerine benzemediklerini söyler.

GEMİLER LİMANDA ÇÜRÜDÜ

Zheng He’nin 7 denizaşırı seferi, Ming Hanedanı’nın nüfuzunu uzak bölgelere taşımıştı. Ancak Zheng He’nin 1433’te son seyahati sırasında ölmesinin ardından bu politikadan vazgeçildi.

Aslında Ming Hanedanı’nın kuruluşundan itibaren Çin’in katı deniz politikaları vardı. Korsan saldırıları ve iç karışıklıklar ilk imparatorun tutucu bir deniz siyaseti izlemesine sebep olmuştu. 1398’e gelindiğinde artık Çin’de deniz seyahatleri devlet tekeline alınmıştı.

İmparator Yong Le bir yandan devralmış olduğu tutucu deniz politikalarını devam ettirirken diğer yandan da Çin’in uluslararası ilişkilerdeki prestijini artırmak için çeşitli ülkelere elçiler gönderdi. İmparator, 1424’te vefat etmeden bir süre önce acil olmayan bütün harcamaların durdurulmasını emretti. Yong Le’nin vefatından sonra tahta geçen Hong Xi, Zheng He’nin seyahatlerini tamamen durdurup farklı ülkelerde bulunan elçilerini geri çağırttı ve gemi yapımını askıya aldı.



İmparator Yong Le

İmparatorun böyle bir karar vermesinde mali işlerden sorumlu Xia Yuanji’nin etkili olduğu söylenir. Nitekim o, deniz seyahatlerine baştan beri muhalif olan grubun başındaki isimdi. 1425’te tahta geçen Xuan De, Xia Yuanji’nin 1430’da vefat etmesinden sonra Zheng He’nin son bir deniz seyahatine çıkmasına izin verdi. Amiral Zheng He, seyahatini tamamlayamadan 1433’te Kalikut’ta ölünce devrin şartlarına göre iyi bir teknolojiyle üretilmiş gemiler geri getirildi ve limanda çürümeye terk edildi.

Longjiang Tersanesi eski önemini kaybetti ve teknolojik olarak geriye gitti. 1436’da ilginç bir şekilde açık denizlere uygun gemi türleri, kısa bir süre sonra da ikiden fazla direği olan gemiler yasaklandı. Donanma personeli ise Büyük Kanal’da işleyen küçük gemilerde çalıştırılmaya başlandı.

EKONOMİK SEBEP ETKİLİ OLDU

Seyahatlerin sonlandırılmasındaki temel sebep ekonomikti. İmparator her ne kadar Zheng He’nin seferlerini desteklese de diğer idareciler ve halk tarafından bu seyahatler baştan beri olumlu karşılanmamıştı.

Donanma için harcanan para, mürettebat için yapılan ödemeler ve mahalli hükümdarlara verilen değerli eşyalar, Konfüçyüsçü anlayışın da etkisiyle savurganlık olarak değerlendirilmişti.



İmparatora getirilen zürafa.

Harry Gebler, Zheng He’nin faaliyetleriyle ilgili “deniz gücünün çok pahalıya gelmesi, Arapların açtığı mevcut ticaret yollarının izlenmesi, sömürge kurulmaması, ciddi ticari kaygının bulunmaması gibi sebepler Çin İmparatorluğu’nun hiçbir önemli politik ve stratejik menfaatinin bulunmadığı, kendisi için tehdit oluşturmayan bölgelerde gövde gösterisinden başka bir şey olmadığı” fikrini kuvvetlendirdiği kanaatindedir.

Ray Huang ise “Denizci bir millet, ancak doğal bir içgüdüye sahipse bir deniz gücü oluyor. Bu durumda girişimler ticari bakımdan kârlı ve sağlanan tasarruflar girişimin masraflarını karışlamaya yeterli olur. Ticaretten doğan karşılıklı çıkar ilişkisi her iki tarafın da yaptıkları işlerde uzmanlaşmalarına olanak verir, her iki tarafta da reel ücretlerin yükselmesine ve teknolojik ilerlemenin yaygınlaşmasına neden olur. Bu durumda, bir deniz gücünün maliyeti, ekonominin tümünde gerçekleşen gelir artışları sayesinde fazlasıyla karşılanır. Zheng He’nin seyahatlerinin büyük görkemi sadece ulusu fakirleştirmeye yarıyordu” yorumunu yapar.

Paul Kennedy’ye göre donanma, mürettebat giderlerinin yanında uğranılan limanlarda mahalli hükümdarlara verilmek için hazırlanan değerli eşyalar, hazineye oldukça fazla yük getirmişti. 1433’teki son seyahatten sonra memurların baskılarıyla imparator denizaşırı seyahatlere son verirken, hanedan uzun yıllar katı bir deniz politikası izleyerek dünyadaki gelişmelere sırtını döndü.



Zheng He’nin donanması.

KONFÜÇYÜSÇÜLER KARŞI ÇIKTI

Kennedy, devletin ileri gelenlerinin denizaşırı genişlemeye, ticarete dayalı daha parlak bir gelecek yaratmaktan ziyade geçmişi korumanın ve yeniden yakalamanın peşinde oldukları yorumunu yapar.

Tüccarların deniz ticaretinden ciddi miktarda para kazanmaları, ucuza alıp pahalıya satma girişimleri ve görgüsüzlükleri Konfüçyüsçü bürokratları oldukça rahatsız etmişti.

Çin’in aldığı bu radikal kararda büyük amiral Zheng He’nin ölümünden sonra yerinin doldurulamamasının ve Moğollar’ın kuzey sınırlarında varlıklarını tekrar hissettirmesinin de etkisi vardı.

Saldırılara açık olan kuzey sınırında önlem almak gerekiyordu. Ciddi miktarda insan ve paranın gerektiği bir dönemde henüz devlete ciddi bir gelir getirmeyen büyük donanma, gözden çıkarılabilecek en önemli masraf kalemiydi.


AMİRAL ZHENG HE MÜSLÜMAN BİR AİLEDEN GELİYORDU

Kendisine daha sonra Zheng unvanı verilecek olan Ma He, günümüzde Çin’in Yunnan Eyaleti’nde 1371’de doğdu. Soyu Buhara’dan Çin’e taşınmış bir aileden gelmekteydi. Babasının mezar taşında adının “Ma Hacı” olarak geçmesi, diğer kaynaklardaki bazı işaretler Müslüman ve muhtemelen Türk bir aileden geldiğini göstermektedir. Müslüman isminin Muhammed Hasan Şemseddin olduğu söylenir.

Yunnan bölgesinin 1382’de Ming Hanedanı tarafından ele geçirilmesinden sonra esir düştü ve saraya getirilerek hadım edildi. 11 yaşındayken prensin hizmetine verildi. Kendisini çok iyi yetiştirdi ve prensin dikkatini çekti. Prensin imparatorla giriştiği ve Yong Le unvanıyla tahta çıkacağı mücadelede yanında yer alarak ona en yakın isimlerden biri oldu. Yong Le, Ma He’ye başarılarından dolayı “Zheng” unvanını verdi. 7 denizaşırı seyahatiyle tarihe geçen Zheng He ile ilgili Paul Kennedy, Aziz Musa Parlakyiğit ve Fatma Ecem Ceylan’ın çalışmalarına bakılabilir.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.