Galatasaray ve Fenerbahçe, dünya yıldızlarını açıkladıkça Beşiktaşlılar yönetime “Hani bizim transferler” diyecekler, geçmişte hep böyle oldu. Yönetimler değişti hatta. Rafa Silva ve İmmobile transferleri Beşiktaşlıları coşturmuştu. Buna rağmen siyah-beyazlı takım, geçirdiği çalkantılı sezonun ardından hiçbir hedefine ulaşamadı ve Süper Lig‘i, Avrupa’yı, Türkiye Kupası’nı kötü bir şekilde bitirdi. Bugün elinde çok sayıda futbolcu var. Bunların bazılarından kurtulmak zorunda. Bazılarını kiralamaya mecbur. Ve bütün bunların yanında bir de transfer yapmak mecburiyetinde. İşi çok zor. Hele de Galatasaray ve Fenerbahçe’nin alacağı yıldızların rakamlarını gördükten sonra Beşiktaş’ın böyle flaş oyuncuları kadrosunda görme şansı hayal! Gerçekçi olalım, bu nedenle Beşiktaşlılar başkana ve yönetime kızmasın. Onlar elinden geleni yapacak ama Galatasaray ve Fenerbahçe gibi inanılmaz rakamları harcayacak durumu da yok. Galatasaray herhalde Şampiyonlar Ligi‘nde şampiyonluk hedefliyor ben artık öyle düşünüyorum. Fenerbahçe’nin ise tek bir hasreti ve hedefi var Süper Lig şampiyonluğu. Bu verilecek ücretler sağlıklı paralar değil, gerçek olan da bu.
FENERBAHÇE NEREYE KOŞUYOR!
F.Bahçe Başkanı Ali Koç, bayramlaşma töreninde yaptığı ateşli konuşmayla bir kez daha meydan okudu ve seçimin eylül ayında olacağını camiasına yineledi. “Meydan okudu” diyorum çünkü çok sert bir üslup ve dil kullandı. Kendine göre haklı nedenleri elbette olabilir ama burada vermek istediği mesaj, Aziz Yıldırım‘aydı. Aziz Bey ile yaptığı görüşmede efsane başkan seçimi haziran ayında yapmasını kendisine önermiş, imza toplayanları da bir hain olarak değerlendirmemesini istemişti. Sonuçta herkes F.Bahçe’yi seviyor ve F.Bahçe için bir şeyler yapmak istiyor düşüncesini Ali Koç’a iletmişti. Fakat buna rağmen Ali Bey, hem kendisine yapılan eleştirileri hem camia içinden gelen baskılara hem de imza toplanmasına kızarak sert bir konuşma tonuyla seçimin eylül ayında yapılacağını tekrarladı. Bu bir tercih ve kumar. Bundan sonra F.Bahçe’de seçime dair konuşmalar, yorumlar, açıklamalar elbette bitmeyecek. Uçaklar inip içinden yıldızlar çıksa da bir şey değişmeyecek. F.Bahçe taşlı ve engelli bir yola girdi. Bu süreçte Ali Bey, Avrupa’da alacağı sonuçlar, lige iyi başlamak, yapılacak transferler ve bir takım değişimlerle camiaya bir umut aşılamak isteyecek. Tabii burada başarısız olma ihtimali de var başarılı olma şansı da. Başarısız olursa eylülde F.Bahçe’ye veda eder. İmza kampanyasında son durum ne kimse bilmiyor. F.Bahçe zor bir sürece girdi ve Mourinho ile devam edilecek. Acun Ilıcalı, Portekizli hoca görevini sürdüreceği için istifa etti. Yeni istifalar olur mu zaman gösterecek.
40’I BIRAK, 2026’YA BAK!
A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella, zaman zaman yaptığı basın toplantılarında Türk Milli Takımı’nı nerelere getirdiğini anlatıyor. Son olarak 40. sıradan 27. sıraya yükselmişiz, bunu söyledi. Elbette ki İtalyan hocanın kattığı çok şey var, önemli zaferler elde etti. Uluslar Ligi’nde yükseliş gösterdik, Avrupa Şampiyonası’nda mutlu sonuçlar aldık. Fakat Milli Takımımız geçmişte de çok büyük başarılara imza attı. İlk 10 sırayı da gördük daha büyük başarıları da. Dolayısıyla bunları ilk defa bir ülke olarak yaşıyormuşuz gibi konuşmasını doğru bulmuyorum. Biz kendisinden Türkiye’yi 2026 Dünya Kupası’na götürmesini bekliyoruz. İşte o zaman çıkıp basın toplantısında ya da başka bir ortamda bu tarihi başarıyı öve öve anlatabilir, ayakta da alkışlarız.