Uzmanlar kansere karşı böğürtlen tüketmenin faydalı olabileceğini söylüyor. Böğürtlende ‘ellagic asit’ bulunduğunu, yapılan araştırmaların bu asidin kanser ve tümör hücrelerinin büyümesini engellediğini ortaya çıkardı.
Uzmanlar, “Laboratuvar ortamlarında yapılan çalışmalarda, kanserin başlangıcını ellagic asidin engellediği görülmüştür. İçeriğinde bol miktarda ellagic asit bulunan böğürtlen, bu nedenle kansere karşı birebir yararlıdır.Kanser ve tümör hücrelerinin büyümesini engellediği araştırmalarla ortaya konulan böğürtlenin kansere karşı tüketilmesi faydalı olacaktır” diyor.Böğürtlenin sağlık açısından sunduğu önemli faydalar şunlardır:Böğürtlen, yüksek miktarda antioksidan içerir. Antioksidanlar, serbest radikallerin neden olduğu hücre hasarını önleyerek kanser gibi kronik hastalıkların riskini azaltır.Böğürtlen, C vitamini, K vitamini, E vitamini, folat ve manganez gibi önemli vitaminler ve mineraller açısından zengindir. C vitamini bağışıklık sistemini güçlendirirken, K vitamini kemik sağlığı için gereklidir.YÜKSEK LİF İÇERİĞİBöğürtlen, yüksek lif içeriği ile sindirim sistemine yardımcı olur. Lif, bağırsak hareketlerini düzenler ve kabızlığı önler. Ayrıca, lif tüketimi kalp sağlığını da destekler.Böğürtlende bulunan antosiyaninler ve diğer flavonoidler, kalp sağlığını korur. Bu bileşikler, kan basıncını düşürmeye, kolesterol seviyelerini dengelemeye ve damarların sağlığını korumaya yardımcı olabilir.Böğürtlen, düşük glisemik indeksi sayesinde kan şekerini düzenlemeye yardımcı olabilir, bu da diyabet hastaları için faydalıdır.BEYİN SAĞLIĞINA DA FAYDALIBöğürtlende bulunan polifenoller, beyin sağlığını koruyarak yaşa bağlı bilişsel gerilemeyi yavaşlatabilir. Bu bileşikler, hafızayı ve öğrenme yeteneklerini destekler.Böğürtlenin içeriğindeki C vitamini ve antioksidanlar, cilt sağlığını korur. C vitamini, kollajen üretimini destekleyerek cildin elastikiyetini artırır ve yaşlanma belirtilerini azaltır.
Geleneksel egzersiz anlayışında sıkça yer bulan “günde 10.000 adım” hedefi, birçok kişi için göz korkutucu olabilir. Özellikle tam zamanlı çalışanlar ya da egzersiz rutini olmayan bireyler için bu hedefe ulaşmak çoğu zaman mümkün olmayabiliyor. Ancak son bilimsel araştırmalar, bu konuda umut verici yeni bir yaklaşımı gündeme taşıyor: mikro yürüyüşler. DailyMail’de...
“Kalbime çok yakın olduğu için ameliyat edemediler. Birkaç ay ömrümün kaldığını söylediler,” diyen Brandon, Şubat 2023’te kemoterapiye başladı. Ancak bu süreçte doktorlar, tedavi sürecinin yalnızca palyatif (rahatlatıcı) bir tedavi olabileceği uyarısında bulundu. Tedavi sürecinin vücudu üzerindeki etkisi de oldukça zorluydu. “Yolculuğuma başladığımda normal bir kilodaydım, ancak yemek yiyemediğim için hızla zayıfladım,”...
Aşırı B12 vitamini alımı toksik veya zararlı nitelikler göstermemiştir. Bununla birlikte vitamin takviyesi almaya başlamadan önce her zaman doktora başvurulmalıdır. Peki B12 eksikliği vücutta hangi belirtilerle ortaya çıkar? Vücut yeteri miktarda B12 alamadığında B12 eksikliği ortaya çıkar. B12 eksikliği depresyon, akıl karışıklığı, hafıza problemleri, yorgunluk gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Ancak...
Kadınlar için magnezyum önemlidir. Çünkü adet öncesi sendromu (PMS), pelvik ağrı ve menopoz semptomlarını hafifletmeye de yardımcı olabilir. Çalışmalar ayrıca yeterli magnezyuma sahip hamile kadınların, magnezyuma sahip olmayan kadınlara kıyasla daha az komplikasyon yaşadığını ve anne sağlığının iyileştiğini ortaya koymaktadır. Magnezyum ayrıca baş ağrısı, anksiyete ve hatta uyku bozukluklarının kontrolüne...
Bal doğal bir nemlendiricidir, yani nemi çeker ve tutar. Bu, saçı ve saç derisini nemlendirmeye, kuruluğu azaltmaya ve saç büyümesi için optimum saç derisi sağlığını teşvik etmeye yardımcı olur. Bal, saç derisini beslemeye ve daha sağlıklı, daha güçlü saçlar sağlamaya yardımcı olan demir, çinko ve B6 vitamini gibi vitaminler ve...
2000-2010 yılları arasında İsveç’te yapılan bir araştırma, 1 ila 36 yaş arasındaki 903 kişide ani kalp ölümü vakasını inceledi. Araştırmacılar, SADS’ın ani kalp ölümlerinin yüzde 22’sini oluşturduğunu buldu. Bu vakaların üçte ikisinin erkek olduğu ve ölümlerin ortalama yaşının yalnızca 23 olduğu tespit edildi. Ayrıca, vakaların yaklaşık yarısının (%52) ölmeden önce...