Amerikalı rock grubu Palaye Royale, 2025 yılı boyunca dünya turnesine hız kesmeden devam ediyor. Şubat ve mart aylarında Amerika‘da sahne alan grup, bahar aylarında rotasını Avrupa‘ya çevirerek 9 Nisan’da İstanbul‘daki müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.
Palaye Royale, sahne şovları, benzersiz müzik tarzları ve enerjik performanslarıyla adından söz ettiren önemli gruplardan biri. Las Vegas doğumlu üç kardeş Remington Leith (vokal), Sebastian Danzig (gitar) ve Emerson Barrett (davul) tarafından kurulan grup, adını büyükanne ve büyükbabalarının Toronto’da tanıştığı Palais Royale dans salonundan alıyor. Rock’n’ roll sahnesinin iddialı isimlerinden biri olan Palaye Royale, bugüne kadar ‘Lonely’, ‘Mr. Doctor Man’, ‘No Love in LA’, ‘Tonight Is The Night I Die’, ‘Dying In A Hot Tub’ ve ‘Little Bastards’ gibi hitleriyle müzik listelerinde büyük başarı yakaladı.
Grubun son albümü ‘Death or Glory’, dinleyicilere dönüştürücü ve görkemli bir müzik yolculuğu sunuyor. Dayanıklılık ve kendini keşfetmenin marşı niteliğindeki bu albüm; glamrock, art-punk ve brit-pop unsurlarını harmanlayarak grubun sanatsal evrimini gözler önüne seriyor. Albümde ‘Showbiz’ ve ‘Just My Type’ gibi single’ların yanı sıra 10 yeni şarkı daha yer alıyor.
ANIL PİYANCI VE THE NOVA’DAN GÜÇLÜ İŞBİRLİĞİ
Türk rap sahnesinin üretken ismi Anıl Piyancı, The Nova ile güçlerini birleştirerek ‘Siren’ adlı yeni single’ını dinleyicilerle buluşturdu. Vua’nın müziklerini üstlendiği şarkının prodüksiyonu Chamureal’e ait. Şarkının artwork, video ve görsel tasarımında ise The Nova’nın imzası var. Yayınlanan lyric video ile birlikte gelen ‘Siren’, dinleyicilere güçlü bir beat keyfi sunuyor. Anıl Piyancı’nın akıcı ve enerjik flow’una The Nova’nın yaratıcı dokunuşları eklenince ortaya etkileyici bir iş çıkmış. Şarkının altyapısı modern sound’ları ve dinamik ritimleriyle dikkat çekerken, ikilinin vokal uyumu ve sözleri de parçaya ayrı bir güç katıyor.
Özellikle The Nova ile Anıl Piyancı’nın uyumu, bu iş birliğini daha da değerli kılıyor. The Nova, hem şarkıya katkılarıyla hem de görsel dünyasıyla projenin bütünlüğünü sağlamış durumda. Chamureal’in prodüksiyonundaki detaylar, şarkının kalitesini yukarı çekerken, mastering’de Atakan Atik’in dokunuşu ile son hali dinleyiciye en iyi şekilde sunulmuş.
Anıl Piyancı ve The Nova’nın ortak projesi, güçlü prodüksiyonu ve etkileyici atmosferiyle rap sahnesinde dikkat çekmeyi başarıyor. Şarkının hem müzikal hem de görsel yönüyle dinleyicilere farklı bir deneyim sunduğunu söylemek mümkün. İkilinin uyumu ve yaratıcı dokunuşları, bu projeyi özel kılan unsurların başında geliyor.
GÜNEŞ’TEN ‘BEYAZ SAYFALAR’
Yakından takip ettiğim bir isim… Müzik kariyerine adım attığı günden bu yana güçlü sesi ve kendine özgü tarzıyla dikkat çeken Güneş, yeni şarkısı ‘Beyaz Sayfalar’ ile dinleyicileriyle buluştu. Kendi söz ve besteleriyle müziğine kimlik kazandıran başarılı sanatçı, bu kez de duygu yüklü yeni teklisiyle müzikseverleri buluşturdu. Güneş’in ilk albümü ‘Atlantis’ ve ardından ikinci albümü ‘Pop’ büyük ses getirmişti.
Şimdilerde ise 3. solo albümünün hazırlığında olan Güneş, albümdeki favorilerinden olan ‘Beyaz Sayfalar’ı yayınlandı. Güneş’in imzasını taşıyan şarkının prodüksiyonunda Berkin Laleli ve TRVMEN’in dokunuşları öne çıkarken, mix & mastering süreci Utku Ünsal tarafından tamamlandı. Sanatçının iç dünyasını yansıtan bu özel çalışma, sözleriyle olduğu kadar melodisiyle de dinleyicileri etkileyici bir yolculuğa çıkarırken, şarkının videosu da beğeni gördü.