Sağlıklı ve uzun yaşamla ilgili araştırmalar sürüyor. Yaşam kalitesini artırmak için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarını benimsemek gerekiyor. Bilim insanları yaptıkları son araştırmalarda yaşam süresinin istikrarlı bir şekilde arttığını ortaya koydu ve insanların yaşayabileceği maksimum yaşı hesapladı. Peki, en fazla kaç yaşına kadar yaşayabilirsiniz?
İnsanlık, yüzyıllardır daha uzun ve sağlıklı bir yaşamın sırrını arıyor. Peki, insanların yaşayabileceği maksimum yaş nedir? Bilim insanları, bu sorunun yanıtını bulmak için yıllardır çalışmalar yürütüyor.Birleşik Krallık’ta 2020-2022 döneminde doğumda beklenen yaşam süresi erkeklerde 78,6 yıl, kadınlarda 82,6 yıl olarak kaydedildi. ABD’de ise bu süre erkeklerde 74,8 yıl, kadınlarda 80,2 yıl civarında seyrediyor. Kayıtlardaki en uzun yaşam örneği, 1997 yılında 122 yaşında vefat eden Fransız Jeanne Calment’e ait.Uzmanlar, bu rekorun 2100 yılına kadar kırılabileceğini öngörüyor, ancak bu istisnai bir durum olarak değerlendiriliyor.Sağlıklı ve uzun bir yaşam için uzmanlar, dengeli beslenme, sigaradan uzak durma ve düzenli egzersiz yapma gibi temel önerilerde bulunuyor.Bu yaşam tarzı değişiklikleri, bireylerin yaşam kalitesini ve süresini olumlu yönde etkileyebilir.Bilim insanları, yaşlanma sürecini yavaşlatmak için çeşitli ilaçlar üzerinde çalışmalar yürütüyor. Ancak bu araştırmalar henüz deneysel aşamada bulunuyor ve sonuçları için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyuluyor.Gero ve Roswell Park Kapsamlı Kanser Merkezi’nin yaptığı son araştırma, bu konuda çarpıcı bulgular ortaya koydu. Araştırmacılar, yapay zeka teknolojisinden faydalanarak yüz binlerce gönüllünün sağlık verilerini inceledi.Sonuçlar, insan vücudunun kendini yenileme kapasitesinin 120 ila 150 yaş arasında sona erdiğini gösteriyor.Son araştırmalara göre, insan ömrünün biyolojik sınırları konusunda kesin bir yanıt vermek mümkün değil. Ancak, yapılan genetik ve biyolojik analizler, insanların teorik olarak 120-130 yaşlarına kadar yaşayabileceğini öne sürüyor. Bu yaş aralığı, vücudun hücresel yenilenme kapasitesine ve genetik faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir.Bilim dünyası, yaşlanma karşıtı tedaviler ve genetik mühendislik alanındaki gelişmelerle bu sınırları daha da zorlamayı hedefliyor. Gelecekte insan ömrünün ne kadar uzayabileceği ise hala merak konusu.
PEYNİR VE MEYVE İKİLİSİ Çalışma, peynir sevmeyenler için de önemli bir mesaj veriyor: Eğer sağlık açısından bir engel yoksa, peynirin bu faydalarından yararlanmak için diyetinize peynir ve meyve eklemek kolayca tavsiye edilebilir. Peynir, sağlıklı yaşlanma ve zihinsel esenlik için vazgeçilmez bir bileşen haline gelebilir. Çalışmada ayrıca, aşırı televizyon izlemenin yaşlanma...
GIDA DONDURUCUDA UZUN SÜRE BEKLERSE BOZULUR MU? FSA araştırmasına göre, halkın %38’i gıdaların derin dondurucuda bozulabileceğine inanıyor. Ancak, kurumun genel müdürü Steve Wearne, bunun doğru olmadığını belirtiyor. Wearne, gıdaların derin dondurucuda güvenli olduğunu, ancak zamanla buz kristallerinin artması nedeniyle tadı ve dokusunun değişebileceğini söylüyor. Yine de, besin zehirlenmesi riski bulunmadığını...
Adana’da havaların soğumasıyla birlikte artan salgın hastalıklar, aktarlara olan ilgiyi arttırdı. Kentte kış mevsiminin gelmesiyle birlikte Seyhan ilçesi Saydam Caddesi’ndeki aktarlarda yoğunluk oluştu. Soğuk havalardan etkilenip hasta olan ve hastalıktan korunmak isteyen vatandaşlar, kimyasal ilaçlara alternatif olarak özellikle ıhlamur, ada çayı, zencefil, zerdeçal gibi bitkisel çözümleri tercih ediyor. Aktar dükkanı...
COVID KADAR BULAŞICI MI? Hükümet, virüsün Covid-19 kadar bulaşıcı olmadığını belirtti. Karnataka Tıp Eğitimi Müdürlüğü, Bengaluru’da HMPV vakalarının bildirilmesinin ardından “Panik Yapmayın, Farkında Olun” başlıklı bir bilgilendirme yayımladı. Karnataka hükümeti, bu solunum yoluyla bulaşan virüsün çoğunlukla çocukları etkilediğini ve soğuk algınlığına benzer enfeksiyonlara neden olduğunu vurguladı. Ayrıca hastanelere, grip benzeri...
Bilim insanları Fransızca, İngilizce veya her iki dili de konuşan 151 katılımcıyla bir araya gelerek, ikinci dillerini öğrendikleri yaşları kaydetti. Katılımcıların tüm beyin bağlantısını kaydetmek için dinlenme durumu MR görüntüleri kullanılarak tarandı.
Alzheimer, demans hastası olan her 10 kişiden yaklaşık altısını etkiliyor. Beyinde amiloid ve tau adı verilen proteinlerin birikmesi, plak ve düğümlenmeler sonucu beynin düzgün çalışmasının zorlaşması sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir. Hastalığın erken belirtileri arasında hafıza sorunları, düşünme ve muhakeme güçlükleri ve dil sorunları yer alır ve bunlar zamanla kötüleşir.